ABD beş yıllık sosyal medya kaydı talebiyle büyük tepki topluyor!

ABD yönetiminin yeni önerisi ülkeye giriş yapan herkesten son beş yıla ait sosyal medya geçmişi talep edilmesini içeriyor ve bu durum tartışma yaratıyor.
ABD beş yıllık sosyal medya kaydı talebiyle büyük tepki topluyor!

ABD’ye seyahat etmek zaten belli belgeler ve kontrollere dayanan oldukça standart bir süreçti ancak Trump yönetiminden gelen yeni bir öneri bu süreci tamamen farklı bir boyuta taşıyabilir. Gümrük ve Sınır Koruma Teşkilatı’nın hazırladığı plana göre ülkeye giriş yapan herkesin son beş yıla ait sosyal medya geçmişi değerlendirme sürecine dahil edilebilir. Bu sadece vize alanlar için değil vizesiz giriş hakkı bulunan ülkelerden gelen ziyaretçiler için de geçerli olabilir. İnsanın aklına bir anda “turist olarak kısa bir tatil planlayan biri neden sosyal medya geçmişini paylaşmak zorunda kalsın” sorusu geliyor. Bu öneri onaylanırsa ABD’ye seyahat etmek birçok kişi için ciddi bir bürokratik yük haline gelebilir. Üstelik amaç konusunda net bir açıklama yapılmaması tartışmaları artırıyor.

Sistem yalnızca sosyal medya hesaplarıyla da sınırlı olmayabilir çünkü yetkililer “mümkün olduğunda” ek bilgiler talep edebileceklerini belirtiyor. Son on yılda kullanılan e-posta adresleri son beş yıldaki telefon numaraları genişletilmiş aile bilgileri hatta biyometrik veriler bile bu listenin içinde yer alabilir. Bu tür bir uygulama mevcut giriş gerekliliklerinden çok daha müdahaleci bir noktaya işaret ediyor. Bazı uzmanlar bunun güvenlik amacıyla yapılacağını düşünse de geniş kapsamı nedeniyle tepki topluyor. Bu kadar detaylı bir geçmiş taraması hem zaman hem mahremiyet açısından ziyaretçilerin gözünü korkutabilir. Özellikle de bu bilgiler büyük veri tabanlarında saklanacaksa insanlar verilerinin nasıl kullanılacağı konusunda daha fazla endişe duyabilir. Tek olumlu taraf sürecin henüz öneri aşamasında olması ve halkın yorum yapma hakkına sahip olması.

Eski politikaların genişletilmiş bir versiyonu olabilir

Aslında bu fikir tamamen yeni sayılmaz çünkü 2019’da ABD Dışişleri Bakanlığı vize başvurularında sosyal medya bilgilerini zorunlu hale getirmişti. O dönem yalnızca vize almak isteyen kişiler hedefleniyordu ve bu uygulama dünya çapında epey tartışılmıştı. Şimdiki öneriyi farklı kılan şey kapsamının neredeyse tüm ziyaretçilere genişlemiş olması. Avustralya Fransa Almanya Japonya ve İngiltere gibi ABD’nin yakın müttefiki olan ülkelerden gelen yolcular bile bu sisteme dahil edilebilir. Böyle bir uygulama kabul edilirse hem diplomatik ilişkiler hem de turizm açısından yeni zorluklar yaratabilir. Çünkü vizesiz seyahat programları hız ve kolaylık üzerine kuruluyken bu adım süreci yavaşlatabilir.

Yeni politikanın gerçekten yürürlüğe girip girmeyeceği tam olarak bilinmiyor çünkü kamuoyunun bu konuda söyleyecek sözleri var ve yönetimin geri adım atma ihtimali de duruyor. Yine de bu öneri gelecekte seyahat güvenliğinin ne yönde evrilebileceğinin ipuçlarını veriyor. Devletler dijital geçmişi güvenlik unsuru olarak daha sık gündeme getirirken yolcular açısından mahremiyet tartışması büyümeye devam edecek. Uygulamanın kabul edilmesi durumunda ABD’ye giriş yalnızca pasaport kontrolünden ibaret olmayacak. İnsanları sosyal medya alışkanlıklarıyla da ölçen daha karmaşık bir filtreleme süreci ortaya çıkacak. Tüm gözler şimdi bu önerinin nasıl bir sonuca bağlanacağına çevrilmiş durumda çünkü karar küresel seyahat dinamiklerini etkileyebilir.