Bir araştırma ekibi, antik mamutların diş ve kemiklerinden alınan örneklerle, milyonlarca yıl önce bu dev hayvanların ağızlarında yaşayan mikroorganizmaları inceledi. Yapılan bu araştırma, genetik dizileme teknikleri kullanarak, mamutların ağzında patojenik mikropların varlığını ortaya koydu. Bu araştırma, şu ana kadar dizilenen en eski mikrobiyal DNA’yı tanımlayarak, eski hayvanların mikrobiyomları hakkında önemli veriler sunuyor. Araştırmanın sonuçları, antik mamutların ağızlarında benzer patojenlerin zamanla nasıl evrildiğini ve bazı mikroorganizmaların hayvanları enfekte ettiğini gösteriyor.
Patojenik mikroplar ve mamutlar arasındaki ilişki
Antik hayvanlarla ilişkili mikroorganizmaları incelemek, genellikle insanlarla ilişkili mikroplar üzerine yapılan çalışmalardan daha az yaygındı. Ancak bu araştırma, mamutlar ve mikroorganizmalar arasındaki ilişkiyi keşfetmek amacıyla önemli bir adım attı. Çalışma, Kuzey Amerika’dan Sibirya’ya kadar geniş bir coğrafyada bulunan 483 mamuttan alınan diş, kafatası ve deri örneklerini inceledi. Elde edilen veriler, yaklaşık bir milyon yıl öncesine dayanan Erken Pleistosen döneminden, Holosen dönemi sonlarında Wrangel Adası’ndaki son mamutların yok oluşuna kadar uzanıyor. Araştırmacılar, bu örneklerden 310 mikrobiyal tür tespit ettiler ve bazı bakterilerin mamutların sağlık durumunu etkileyebileceğini ortaya koydular.
Mamutların ağız mikrobiomu ve hastalıklar
Araştırmanın önemli bulgularından biri, mamutların ağızlarında bazı patojenik mikropların yaşamış olabileceği gerçeğiydi. Tespit edilen bakteriler arasında, domuz dışkısından izole edilen ve mamutların ağız mikrobiomunun bir parçası olabileceği düşünülen Actinobacillus gibi bakteriler bulunuyor. Ayrıca, Afrika filleriyle bağlantılı bir patojen türü olan Pasteurella, mamutlarda hastalıklara yol açmış olabilir. Bu bakteri, fillerin ağızlarını enfekte ettikten sonra kan dolaşımına geçerek ölümcül septisemiye neden oluyordu. Mamutlarda da benzer etkiler yaratmış olabileceği düşünülen bu mikroorganizmalar, tarih öncesi hayvanların sağlıklarını nasıl etkilediğine dair yeni bir bakış açısı sunuyor.
Mikrobiyal DNA ve metagenomik tarama
Mamutların dişlerinden ve diğer kalıntılarından elde edilen mikrobiyal DNA’nın analizi, modern biyoteknolojilerin yardımıyla yapıldı. Metagenomik tarama yöntemi kullanılarak, mamutların dişlerinde bulunan genetik materyallerin dizilemesi yapıldı ve bu bilgiler modern bakterilerin dizileriyle karşılaştırıldı. Filogenetik çıkarım yöntemiyle bakterilerin cinsleri belirlendi ve bu araştırma, tarih öncesi hayvanların mikroplarla ilişkisini daha derinlemesine anlamamıza yardımcı oldu. Araştırmacılar, bu bulguların, eski hayvanların çeşitli çevresel koşullara nasıl uyum sağladıkları ve yok oluşlarında mikropların rolü hakkında yeni ipuçları verebileceğini belirtiyor.